Yaşlı Teyzeyi Karşıdan Karşıya Geçirmek...
- İsmail Kalan
- 28 Kas 2018
- 3 dakikada okunur
Bir eylemi iyilik olarak adlandırabilmek için eylemde kötülüğün de var olması gerekiyor.

Öğlen sıcağında bir eli sarkmış poşetlerinde diğer eli ile yılların verdiği yorgunluğu taşımaya çalışan bacaklarına denge olmaya çalışan, yürümekten iyice yorulmuş teyze yolun kenarında durmakta. Önünde sadece varmak istediği yere bir an önce gidebilmek için karşısına çıkan her engeli ahlaksızca aşmayı hayat tarzı bellemiş şuursuz şoförlerin kontrolündeki demir yığınları. Daha biri geçmeden öbürü peşinde beliren araba konvoyları. Hiçbiri karşıdan karşıya geçmeye çalışan teyzeyi umursamıyor. Neden umursasınlar? Kim onları umursamış ki? Teyze bir tanesi yavaşlar umuduyla iyice tükenmekte olan gücünü kullanarak kaldırımdan aşağı iniyor. Gençliğinde olsa 3 uzun adımda geçebileceği kadar kısa olan mesafe, şuan arabaların hızını kestiremediği için gözünde uzadıkça uzuyor. Kalitesi düşmüş görüş kabiliyeti ile üstüne doğru akan trafikte karşıdan karşıya geçebileceği bir boşluk fark ediyor ve kaldırımdan indikten sonraki ilk adımını atmaya hazırlanıyor. Ama nafile, mesafeler artık hızlı kapanır olmuş (!) Şoförlerin neden yol vermediğini düşünemeyecek kadar sinirleri bozulmuş teyzenin. Halbuki gençliğinde her fark ettiği muhtaca yardım etmeye çalışmıştı. Neden şuanda ona kimse yardım etmiyordu? Karşıdan karşıya geçmek bu kadar zor olmamalıydı. Bulunduğu yerden karşıya geçmek zorundaydı zira başka bir seçeneği yoktu. Kızdı kendisine, bu kadar geçe kalıp insanların iş dönüş saatine denk geldiği için. Mesele belki de zamanın hepten yanlışlıklarla dolu olmasıydı. Önünden geçen arabaların sayısını hafızasında tutamayacağı kadar zaman geçtikten sonra “gel teyzecim, beraber geçelim” diyen genç bir ses duydu. Sesin sahibi yola doğru bir buçuk adım atıp, sıradaki arabanın şoförünün gözünün içine bakarak sol elini kaldırdı. Yavaşlayan araba, içindeki şoför ile genç insanın göz teması ve yaşlı teyze. Zeminin karşıdan karşıya geçmeye uygun olduğunu fark eden teyze kendinden emin adımlarla karşıya geçmeye başladı.
Tarafların hepsi olaydan memnun. Teyzenin yolu açıldı, genç insan ve şoför, yaşlı teyzeye yardımcı olmanın verdiği huzur içinde. Herkes kendini iyi hissetmekte. Amaç da zaten kendini iyi hissetmek değil mi? Bu durumda teyzeyi karşıya geçiren genç insan mı daha iyi hissetmeli yoksa yol veren şoför mü? Nihayetinde teyze de işi görüldüğü için kendini iyi hissedecek. Bu olay bir “iyilik” örneği midir? İyilik yapmak bu kadar kolay mıdır? Bu iyilik karşılıksız yapılan bir iyilik midir? Kendini iyi hissetmekle neticelenen olay (iyilik yapmak), nasıl karşılıksız olabilir? Karşılıksız iyilik diye bir şey gerçekten mümkün olabilir mi? Her eylemin mutlaka bir sonucu olacağına göre karşılıksızlık kavramı ne kadar samimi olabilir? Genç insan ve buna müsaade eden şoför, teyzeyi karşıya geçirerek ona iyilik yaptıkları muhakkak. Peki ya durdurdukları trafikte bekleyen arabaların kaybettikleri zaman, harcadıkları benzinin artışı ve bu artışla doğru orantılı artan petrol ihtiyacının karşılanması amacıyla dünyanın çektiği çile ne olacak? Trafik durdurularak karşıdan karşıya geçirilen her teyze petrol ihtiyacını arttırır. Bu durumda teyzelerin karşıdan karşıya geçirilmesi dünyanın her yerinde iyilik olarak gösterilmesi tesadüf müdür?
Bir eylemi iyilik olarak adlandırabilmek için eylemde kötülüğün de var olması gerekiyor. Öyle ya kötülük etkeni olmadan iyilik yaptığımızı nasıl anlayacağız? Kaldırımda yola paralel yürüyen teyzenin koluna girip beş adım ileri götürüp kolundan çıkarsak iyilik yapmış olur muyuz? Teyzeyi karşıya geçiren genç insanı bu eylemin iyilik tarafında, yoldan geçen arabaları ise kötülük tarafında sayabiliriz. Bu durumda teyze hangi tarafta? Genç insana iyilik yapma fırsatı verirken aynı zamanda geçen arabalara da yol vermedikleri/veremedikleri için kötülük fırsatı veriyor. Teyze iyilik ve kötülüğün tam ortasında mı bulunuyor? Peki ya trafik ışıkları? Trafik ışıkları insanlara iyilik yapmak için karşıdan karşıya geçirilmeyi bekleyen teyzelere yardım etme fırsatını elimizden aldığı için kötülük tarafında mı olmalı? Yoksa kötü taraftaki arabaları durduran kahramanlar mı?
Velhasıl, iyiliği iyi yapan kötülüğün varlığı ise, kötülüğü de kötü yapan iyiliğin varlığı. Çok karışık işler, çok…
https://masalist.com/
Masal oku ile birbirinden güzel hikayeler ve öykülere erişin. 1000'den fazla içerik her an kapınızda.